Van İl Seçim Kurulu’nun DEM Partili Abdullah Zeydan’ın seçilme yeterliliğine sahip olmadığına karar vererek, mazbatayı en yüksek ikinci oyu alan AK Parti adayı Abdullah Arvas’a vermesi, Van’da gerilimi artırdı. Bu karara, HÜDA-PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı’dan da sert bir tepki geldi.
Ramanlı, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, mazbatanın kazanan adaya verilmemesinin, “halk iradesinin gasp edilmesi” anlamına geldiğini ifade etti. Ramanlı, “Eğer aday olma niteliği yoksa, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) neden adaylığını onayladı?” diye sordu ve siyasetteki bu tür manevraları, “Ali Cengiz oyunlarıyla koltuk kapma” olarak nitelendirerek, “siyasetin düşebileceği en dip çukur” olarak tanımladı.
Ramanlı’nın bu açıklaması, Van’da yaşanan olayların sadece yerel bir mesele olmadığını, aynı zamanda geniş bir siyasi yankı uyandırdığını gösteriyor. Bu durum, seçim süreçlerinde aday belirleme ve mazbata verme işlemlerinin şeffaflığı, adaleti ve halk iradesine saygı konularında önemli tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Van’da yaşanan bu gelişmeler, demokrasi ve hukukun üstünlüğü prensiplerine bağlı kalınmasının önemini bir kez daha gündeme getirirken, siyasi partilerin ve kamuoyunun tepkileri, yaşananların sadece Van ile sınırlı kalmayıp, genel bir demokrasi meselesi olarak ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor.
Haber: Hakan Çevik